Bu çalışma, ilk baskısı 2014 yılında yayınlanan ve aynı başlığı taşıyan kitabın bir devamıdır. “Arşiv muhafaza etme” geleneğinin tam olarak yerleşmediği Türkiye'de, şahısların geride bıraktıkları şahsi evrakları, fotoğrafları, kitapları o şahsın vefatı; kurumların arşivleri ise “temizlik”, “tasfiye” gibi nedenlerle çöpe atılmakta veya hurda kâğıt olarak değerlendirilmek üzere kâğıt hurdacılarına satılmakta. Böylesi bilinçsiz ve hoyratça bir davranışla Türkiye'nin mazisi, büyük ölçüde yok olmaya devam etmekte. Derinlemesine bir kaynak taramasına dayanan bu çalışma sonucunda ortaya çıkan manzara son derece hazin. Resmî kurumlardan şahıslara kadar uzanan çok geniş bir yelpazede nice arşiv ve kütüphane dağılmış veya yok olmuş durumda. Bunların tamamıyla yok olmasını bir nebze durduranlar ise bunları hurdacılardan satın alarak koleksiyonerlere ve kütüphanelere satan sahaflar. Gözlerimizin önünde halen cereyan eden bu yok edilişi belgeleyen bu araştırma, yıllardan beri devam eden bu kültür tahribatını, derli toplu bir şekilde gözler önüne sermekte.