İnsan hakları, tıpkı küreselleşme gibi interdisipliner bir çalışmaya ihtiyaç duyan bir kavramdır. Tek yönüyle anlaşılamayacak kadar, başka kavramlarla ilişkili, hatta iç içedir. Bu nedenle, sosyal bilimlerin her alanıyla ilintilidir. Taşıyıcısının insan olması nedeniyle, antropolojinin sınırlarına girerken; insan haklarının içinde barındırdığı hak, özgürlük, adalet ve eşitlik gibi kavramlardan dolayı da felsefi ve hukuki boyutunun olduğu söylenebilir. Bu bağlamda, çok farklı anlayışların hâkim olduğu, farklı felsefi ve ideolojik yaklaşımlarla açıklanmaya çalışılan insan haklarının, sosyal bilimlerin gözüyle kristalleştirilmesi, insan hakları kültürünün yaratılması için gereklidir. Böyle bir bakış açısıyla şekillenen bu kitap, Türkiye'nin AİHM karşısındaki durumunu ele alınırken; AİHM'de 1987-2011 yılları arasında Türkiye aleyhine sonuçlanan ifade özgürlüğü alanında elde edilen 207 kararın istatistiksel ve anlamsal çözümlemesini içermektedir.